Türkiye’de en fazla işlenen suçların başında hırsızlık geliyor. Gerek evlerde gerekse işyerlerinde işlenen hırsızlık suçu, pek çok aile için korkulu bir rüya haline dönüştü. Çünkü yaşanan maddi kayıplara çoğu zaman travmatik etkiler de eşlik ediyor. Hırsızlık olaylarına karşı yapılabileceklerin başında ise önlem almak geliyor. Alarm taktırarak, kilit kullanarak çeşitli önlemler alınması en yaygın tercihler arasında yer alıyor.
Peki, bunca önlem her zaman yeterli oluyor mu? Yaşanan olaylar gösteriyor ki, alınan önlemler bazen yetersiz kalabiliyor. İşte bu durumda hırsızlık sigortasının aslında ne denli mühim bir sigorta çeşidi olduğu bir kez daha anlaşılıyor.
Hırsızlık sigortası yaptırılması durumunda eşyaların, değerli takıların ve paraların güvence altına alınması mümkün olabiliyor.
Sigorta Poliçesi Manevi Destek de Sağlıyor!
Hırsızlık sigortası ile sağlanan teminatlar yalnızca maddi değil. Aynı zamanda
manevi açıdan da sigorta poliçesinin güvencesinden faydalanmak mümkün olabiliyor. Çünkü
hırsızlık olayları esnasında çoğu zaman yaralanma gibi istenmeyen olaylar da yaşanabiliyor.
Sigorta firmaları da bu olaylara karşı da sigortalı kişilerin güvence altında olmasını sağlıyor. Örneğin bazı
sigorta firmaları hırsızlık olayının yaşandığı evde kalmak istemeyen ev sahiplerine otelde bir süre konaklama hizmetini sunabiliyor.
Sigortanın sağladığı teminatlar arasında mekanda yaratılan tahribat da yer alıyor. Hırsızın girmeye çalıştığı mekana verdiği zararların da şayet
sigorta poliçesinde yer alıyorsa, sigorta firması tarafından karşılanması mümkün olabiliyor.