Piyasalarda İyimser Beklenti Sürüyor

Dünya ve Türkiye'de yaşanılan olumlu ya da olumsuz etkilerle iç piyasalarda iyimser beklenti yüksek görünüyor
01 Nisan 2014 Salı 10:07


Piyasalarsa beklentiler ne yönde? Son dönemde ortaya çıkan iyimser tablo mevcudiyetini daha ne kadar sürdürecek? İşte tüm bu soruların yanıtı hazırlanan rapor ile gözler önüne serildi. Akbank Ekonomik Araştırmalar Birimi, "Ekonomi Piyasa Duruşu XVI: Global piyasalardaki trend ve Türkiye" başlığıyla hazırladığı raporda global piyasalar ve Türkiye piyasalarının geleceğini masaya yatırdı. İşte iyimser beklentilerin devam ettiğini gösteren  o rapordan bazı satır başları…
 
“Yılın ilk çeyreğinde gelişmiş ülkelerde güvenli liman enstrümanlarının talep gördüğünü gözlemliyoruz, hisse senedi piyasaları ise genel olarak yatay. Örneğin altın, oynak bir seyrin ardından, yılın başına göre %7 yukarda;  buna karşın S&P 500 ABD hisse senedi piyasası yatay. Eurostoxx-50 endeksi sadece %2  prim yapmış durumda. ABD 10 yıllık getirileri 2013 yılında Mayıs ayında 1.93%’ten yıl sonunda %3.03’e kadar yükselirken, tapering’in başlamış olması ve piyasaların Fed’den daha erken bir faiz artırımı beklemelerine rağmen getiri %2.74’e geriledi.  Burada iki faktörün altı çizilebilir:
 



İlki, piyasa değerlemelerinin (fiyat/kazanç oranının) kriz öncesi seviyelere yaklaşmış olması. Örneğin; S&P 500 fiyat/kazanç oranı: 17.2; 2007: 17.3.
 
İkinci faktör ise; gelişmiş ülkelerde açıklanan ekonomik verilerin -2013’ün 2. yarısından daha farklı olarak- aşağı ya da yukarı yönlü sürpriz yapabilmesi. Örneğin; geçtiğimiz haftalarda Avrupa ve ABD hisse senedi piyasalarında  oluşan temkinli yaklaşım bankacılık sektörü verilerinin önemli etkisi vardı. Euro bölgesinde kredi koşulları bir kez daha daralmaya işaret ederken, ABD’de banka stres testi sonuçları olumlu gelse de, Fed, 30 sistemik bankadan 5’nin sermaye planlarını gözden geçirmesini istedi.”
 
Raporda gelişmekte olan ülkelere olan talep düzeyi de değerlendirildi. Sonuçlara göre gelişmekte olan ülkelere olan talep toparlanıyor. Raporda konu şu sözlerle aktarılıyor: “MSCI gelişmekte olan ülkeler endeksi Şubat başında gördüğü dip seviyelerden -Çin piyasasındaki zayıf seyre rağmen- şu an itibariyle %7.4 yukarda. Buradaki temel sebep, gelişmekte olan ülkelerin temel ekonomik göstergelerindeki (cari açık, enflasyon gibi) bir miktar düzelmeyle de birlikte risk iştahında yaşanan toparlanma olarak görebiliriz.”

Peki, Türkiye’de durum ne? Söz konusu rapora göre Türkiye’de yurt içi piyasalar ilk çeyrekteki bu olumlu trendden faydalandı. Ekonomik veriler incelendiğinde büyümenin dinamiğinin ilk çeyrekte istenilen şekilde  iç talepten dışa talebe kaydığı dikkate çekiyor. Bu durum göreli daha yüksek cari açığı olumlu etkileyecek gibi görünüyor. BIST-30 yıl başından bu yana yaklaşık %3  yukarıda ancak cari işlemler açığını daha hızlı düşürmüş olan ülkelerdeki artış daha yüksek; örneğin Endonezya borsasındaki artış aynı dönemde : ; cari açık/milli gelir; %3.8’den %2’ye geriledi.
 
Son bir haftaya bakıldığında, seçim sürecinde ve sonrasında döviz piyasalarında TL’nin dolara karşı diğer para birimlerine göre daha olumlu seyrettiği göze çarpıyor. Son bir haftada %3.6 değer kazanan TL’nin sadece bugünkü değerlenmesi sadece %1.3 düzeyinde. 

Kategori:
Etiket:

Diğer Haberler