Konut sektörüne olan talep birden azaldı. Bunun üzerine ülke genelinde 1 milyonun üzerinde konut halihazırda bekliyor ancak talep yok! Emlak ve gayrimenkul uzmanları konuyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Uzmanlara göre Türkiye’de konut stok sorunu oluştu. Bunun nedenlerinden biri olarak da faiz oranlarındaki yükselme gösteriliyor. Uzmanlara göre yüksek faiz oranları, orta ve düşük gelir düzeyine sahip vatandaşların konut sektörüne talep göstermemesini beraberinde getirdi. Sektöre nefes aldıran ise sadece yabancı talepler oldu.
Konut kredisine dayalı gerçekleşen satışların genel satış rakamları içerisindeki payı geçtiğimiz yıl % 42 düzeyindeydi. Bu oran içinde bulunduğumuz dönemde % 33’e geriledi. Bu veriler Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklandı. Konuyla ilgili açıklama yapan isimlerden biri de İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe oldu. Gökçe bunun beklenen bir gelişme olduğunu ifade ederek, "İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde konut fazlası oluştu. İhtiyaç odaklı konut yerine arz ve talep dengesi açısından bir problem yarattı. Arz fazla oldu ve bunu azaltacak bir talep oluşmadı" dedi.
Gökçe, 2008 yılına kadar insanların 2. ve 3. konut taleplerinin olduğunu ancak yüksek faiz nedeniyle yatırımlarını banka faizinde tuttuklarına işaret etti. Bu tablonun 2003 sonrası dönemde dövizdeki hareketlenmeler ve faizlerdeki düşüşler ile tekrar hareketlendiğini belirterek, "2008 krizinden etkilenen konut sektörü 2010 sonrasında yeniden hareketlendi. Kredi faizlerinde bir artış olmamakla birlikte tüketiciler ihtiyaçları olan konutları almaktan uzak kaldılar. 2010'dan sonra bir takım güvenceler ve faizlerin düşmesi tekrar orta sınıf taleplerinde hareketlenmeler sağladı. Daha çok orta ve üst gelir gruplarına üretilen konutlar talep gördü" diye konuştu.
Cemal Gökçe, 2013 yılı ile fazla üretilen konutlara yönelik olarak talep durduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: "Talep durunca, 300-400 bini İstanbul’da olmak üzere toplam 1 milyonun üzerinde arz fazlası oluştu. Kredi faizlerinin yüksek olması, orta ve alt gelir gruplarına yönelik konut üretilmemesi, çalışan kesimin de iş güvencelerini görememesi nedeni ile talepler durdu. Orta ve alt gelir grubu durunca ciddi bir fazlalık ortaya çıktı. Duraksamada kredi faizlerinin de etkisi var. Ama faiz etkisi kısa bir süre önce ortaya çıktı. Gerçekte konutta arz fazlası daha önce ortaya çıkmıştı. Uzun süredir talepte ciddi bir durağanlık vardı."