Üst üste faiz indiriminin Türkiye ekonomisine maliyeti ağır oldu

Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz sebep enflasyon sonuçtur açıklamalarından sonra Merkez Bankası, üst üste politika faizi indirimine gitmiş ve alınan bu kararların ekonomiye maliyeti artmıştı.
24 Şubat 2022 Perşembe 09:19


Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları doğrultusunda Merkez Bankasının politika faizlerini indirmesi zaten ağır bir ekonomik süreçten geçen vatandaşa zam olarak yansıdığı, Türkiye ekonomisini ise daha da zora soktuğu resmi verilerle ortaya çıktı.
 
İktidar üretim ve ihracatı artırıp enflasyonu da düşüreceğini iddia ederek, Merkez Bankasının faizleri üst üste indirmesi ülke ekonomisine ve vatandaşın cebine ağır fatura çıkarmış oldu. 
 
Faiz indirimlerinin Türkiye ekonomisine ve vatandaşa nasıl yansıdığını Ziraat Bankası eski Genel Müdür Yardımcısı ve Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, resmi verilerle açıkladı.

ULUSLARARASI PİYASALARDAKİ RİSK PRİMİ ARTTI
 
Prof. Babuşcu'nun yaptığı tespitlere göre, iktidarın Erdoğan'ın açıklamaları doğrultusunda Merkez Bankasının faizleri indirmesinden sonra Türkiye'nin uluslararası piyasalardaki risk primi arttı, döviz arttı, çok yükseksek zamlarla karşılaştık ve enflasyon iki katını geçti. 
 
Vatandaşlar ekonomik krizi ve alım günün zayıflamasına çok derin bir şekilde hissederken, devlet de daha yüksek faizlerle borçlanmak durumunda kaldı. Ayrıca geçtiğimiz eylül ayından bu yana başlayan faiz indirimlerinin ekonominin kritik göstergelerinde yaşanan değişimi Babuşcu, devletin resmi verilerine dayanarak tabloya döktü.
 
FAİZİN MALİYETİ ÇOK ARTTI
 
Prof. Dr. Şenol Babuşcu'nun yapmış olduğu tespitlere göre, eylül ayından bu yana geçen 5 ayda Türkiye'nin uluslararası kredi riski primi 380'den 540'a çıktı. Bu durum borçlanmayı daha maliyetli hale getiren bir gösterge. Diğer taraftan Hazine'nin 10 yıl vadeli borçlanma tahvilinin faizi yüzde 18'den yüzde 21.9'a, 5 yıllık Eurobond faiz yükü yüzde 5.62'den yüzde 7.27'ye yükseldi.
 
Döviz kurları da yaşananlardan nasibini aldı. Döviz kuru 8.40'tan 18 lira seviyelerine kadar yükseldikten sonra kur garantili TL mevduat sistemi getirilerek 13.65 TL seviyelerine ancak indirilebildi. Ayrıca ihtiyaç kredisi faizleri de çok fazla artmış oldu. Kredi faizleri yaklaşık 7 puan artarken Merkez Bankası rezervleri azalmış olup, eksi 37.3 milyar dolardan eksi 50.2 milyar dolara kadar düştü.
 
Öte yandan kadrolarda yapılan değişiklikte kötü durumu engelleyemedi. Yani kısacası faiz indirimlerinden sonra ekonomideki dengeler hızla bozulmaya başladı. Döviz fırladı, iğneden ipliğe her şeye ardı arkası kesilmeyen zam sağanağı başladı.

Diğer Haberler